بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَبُسَّتِ ٱلْجِبَالُ بَسًّا ٥

dağlar didik didik parçalanmışdır,

– Hasan Basri Çantay

فَكَانَتْ هَبَآءً مُّنۢبَثًّا ٦

derken (hepsi de) dağılmış, toz haaline gelmişdir.

– Hasan Basri Çantay

وَكُنتُمْ أَزْوَٰجًا ثَلَٰثَةً ٧

Siz de (kıyâmetde) üç sınıf olmuşsunuzdur.

– Hasan Basri Çantay

فَأَصْحَٰبُ ٱلْمَيْمَنَةِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْمَيْمَنَةِ ٨

Sağcılar (a gelince:) O sağcılar ne (mutlu) durlar!

– Hasan Basri Çantay

وَأَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ ٩

Solcular (a gelince:) O solcular ne (bedbaht) dırlar!

– Hasan Basri Çantay

وَٱلسَّٰبِقُونَ ٱلسَّٰبِقُونَ ١٠

Hayır yarışlarında tâ öne geçib kazananlar (a gelince:) onlar (orada da) öncüdürler.

– Hasan Basri Çantay

أُوْلَٰٓئِكَ ٱلْمُقَرَّبُونَ ١١

İşte onlar (Allaha) en çok yaklaşdırılmış olanlardır.

– Hasan Basri Çantay

فِى جَنَّٰتِ ٱلنَّعِيمِ ١٢

Naıym cennetlerinde (dirler).

– Hasan Basri Çantay

ثُلَّةٌ مِّنَ ٱلْأَوَّلِينَ ١٣

Bir çok (u) evvelki (ümmet) lerden,

– Hasan Basri Çantay

وَقَلِيلٌ مِّنَ ٱلْءَاخِرِينَ ١٤

biraz (ı) da sonrakilerdendir.

– Hasan Basri Çantay

عَلَىٰ سُرُرٍ مَّوْضُونَةٍ ١٥

(Onlar) cevherlerle örülmüş tahtlar üzerindedirler,

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu